Connect with us

Futbol

Fikret Öztürk, “Hakemin Tutarsız Kararları 2 Tarafı Da Çıldırttı”

Yayınlandı

Tarih

Bodrum Futbol Kulübü Başkanı Fikret Öztürk, 1’inci Lig 25’inci hafta mücadelesinde Bodrum’da oynanan Eyüpspor maçında yaşanan saha olaylarının ardından takımına moral ziyaretinde bulundu.

BODRUM SPOR TV – Hakem kararlarından dolayı maçın atmosferinin etkilendiğini söyleyen Öztürk, “Son 2 haftadır Bodrumspor üzerinde hakemler tarafından bir şeyler oynanıyor. Eyüpspor maçında olayları bu şekile getiren hakemdi. Hakemin tutarsız kararları 2 tarafı da çıldırttı” dedi.

Trendyol 1’inci Lig 25’inci hafta mücadelesinde Bodrum FK evinde ağırladığı Eyüpspor’a 1-0 mağlup oldu. Karşılaşmada Bodrum FK Direktörü İsmet Taşdemir, Bodrum FK kaptanı Kenan Özer, Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan ve Eyüpspor kaptanı Caner Erkin kırmızı kart gördü. Yaşanan saha olaylarında Eyüpspor yedek kulübesindeki Uğur Demirok gözünden yaralandı. Karşılaşmada ilk yarının uzatma anlarında yaklaşık 20 dakika boyunca gerginlik yaşanırken, Bodrum FK Başkanı Fikret Öztürk ve Eyüpspor Başkanı Murat Özkaya sahaya girerek olayları sakinleştirmeye çalıştı. Olayların ardından ligin 26’ıncı haftasında Bodrum FK deplasmanda konuk olacağı Bandırmaspor maçının hazırlıklarına başladı. Bodrum FK Başkanı Fikret Öztürk, Yalıçiftlik İsmail Altındağ Tesislerinde Bandırmaspor maçının hazırlıklarını sürdüren takımına moral ziyaretinde bulundu.

BODRUMSPOR ÜZERİNDE HAKEMLER TARAFINDAN BİR ŞEYLER OYNANIYOR

Eyüpspor maçında hakem kararlarını değerlendiren Bodrum Futbol Kulübü Başkanı Fikret Öztürk, “Kabul edilebilir bir olay değil. Eyüpspor’daki yedek oyuncunun gözüne isabet eden yabancı maddeden dolayı sakatlanması ve yaralanması dışarıdan bakıldığı zaman bunlar yanlış şeyler. Son 2 haftadır Bodrumspor üzerinde hakemler tarafından bir şeyler oynanıyor. Gerek Çorum maçında olsun gerek Eyüpspor maçında olsun ve son maçta olayları bu şekile getiren hakemdi. Hakemin tutarsız kararları 2 tarafı da çıldırttı. Eyüpspor yedek kulübesindeki oyuncunun yaralanması tasvip edilecek bir şey değil. Gözünde retina yırtığı var deniliyor inşallah öyle bir şey yoktur. Maçtan sonra kulüp müdürümüz Süleyman Bey hastaneye gitti ve öyle bir şey olmadığını söylediler. Eyüpspor taraftarı ve yönetimi de gözünde retina yırtığı olduğunu söylüyor inşallah öyle bir şey yoktur. Taraftar tabi ki haksızlıklara karşı bağıracaktır ama haksızlıklara karşı bağıran taraftara yedek kulübesinde oturması gereken oyuncuların yedek kulübesinin dışında ne işi var. Yedek oyuncular kulübede oturur. Dışarıda taraftarla muhatap olmasına, karşılıklı birbirine bir şeyler atmasına gerek yoktu. Bu şansız bir olay oldu. 4 senedir Bodrumspor’la ilgileniyorum, Bodrum’da daha önce hiçbir taşkınlık görmedim. Maçlara çok polis geliyordu sayın valimizle konuştuğumda bu kadar polise gerek yok çünkü Bodrum’da böyle bir taşkınlık olmuyor dedik. Bu hafta maalesef burada yaşadığımız olay bizi son derece üzdü” dedi.

STADIN OLMASI LAZIM..

Bodrum FK için yeni bir stadın gerekli olduğunu söyleyen Öztürk, “Biz devre arasında 8 genç oyuncu aldık ve oyuncularımız hepsi ilk 11’de çıkar ve en iyi oyunlarını oynarlar. Bodrumsporlu oyuncularımız kendi sahalarından ziyade dışarıda daha başarılar. Bandırma maçını alacaklarını inanıyorum. 9 maç kaldı yolumuz uzun, biz maalesef kolay maçları yeniliyoruz ama zor maçları alıyoruz. Bodrum Futbol Kulübü zor maçların cevabını veren oyunculardan oluşuyor. Bandırmaspor maçında endişem yok inşallah kazanırız yolumuza devam ederiz. Bizde yüzde 90 Play-Off oynarız. Nereye kadar gider bilmem. Her şeyden önce bizim siyasilerimizin, kamu görevlilerimizin Bodrum Futbol Kulübünün oynayacağı bir stadın olması lazım. Biz Süper Lige çıktığımız zaman bizim maçlar yüzde 90 bence İzmir’de oynanır. İzmir’e gittikten sonra da espirisi yok. Sağlam bir altyapıyla borçsuz bir şekilde mutlu bir kulüp götürüyoruz. Biz istediğimiz zaman saha yerine getirilirse gerekli altyapı oluşursa yüzde 90 Süper Lige çıkarız. 2 iyi golcü oyuncu alırız. Bütün futbolcular bizi tanır burada da güzel bir yönetim oluşturduk. Geçen seneki final maçında direkten döndük. Bir taraftan kazansın diyoruz, bir taraftan stadımız yok ne yapacağız diyoruz. Bodrumspor 1’inci ligin en korkulan takımlarından birisi o şekilde yoluna devam edecek. Süper Lige çıkarsak yok diyecek halimiz yok ama şartların yerine getirilmesi lazım bu da siyasilerin işi” diye konuştu.

HAKEMLE İSMİYLE İLETİŞİM KURMAK İSTEDİM, KIRMIZI KART GÖRDÜM

Eyüpspor maçında hakemin haksız kararlara kırmızı kart verdiğini belirten Bodrum Futbol Kulübü Teknik Direktörü İsmet Taşdemir, “ Maçın atmosferi yüksek olacaktı ama o zamana kadar ne rakip takımın oyuncuları ne rakip takımın kulübesi, ne bizim kulübe ve bizim oyuncularımız sadece oyunu oynamaya çalışan bir görüntü vardı. Hakem verdiği ve vermediği kararlarla 2 tarafı da sıkıntıya soktu. Onun akabinde kırmızı kart gördük. Bu camiaya büyük bir camiaya ve ben kendimde 32 yıldır bu camianın içerisindeyim. Dolayısıyla kırmızı kart anlamında ya da cezalı konuma düşmem anlamında çok fazla olay yaşamadım. Bu zamana kadar yaptıklarımızda ortada çok final oynadık, şampiyonluklar yaşadık. Gerilimi yüksek çok daha farklı maçlar oynadık. O maçlarda bile böyle bir ortamla karşılaşmadık. Benim sadece yapmak istediğim şey hakemle iletişim kurabilmekti. Hakemin ismiyle kendisine hitap edip iletişim kurmak istedim ama bunun karşılığı kırmızı kart oldu. Kendisine bir hakarete, küfür ya da şiddetli itiraz gibi farklı bir tepki hiçbir zaman olmadı. Kendisiyle ismini kullanarak iletişim kurmaya çalıştım. Bunu ısrarla reddetti ve kırmızı kart gösterdi. Ondan sonra bir tepki ister istemez doğuyor bu olayın içerisinde olduğum için çok üzüntülüyüm. 2 senedir bu ligde var olma savaşı veriyoruz. 2 senedir takımımız, taraftarlarımız, camiamız tüm Türkiye tarafından centilmenliğinden dolayı çok fazla ön plana çıkarılan ve çok fazla takdir edilen bir takım olduk. Bunun zedelenmesine sebebiyet veren orta hakemin kendisiydi. Kulübümüzün böyle bir olaydan dolayı farklı yerlere çekilip farklı bir camiammış gibi gösterilmesi üzüntümü bir kat daha arttırıyor. Geçen sene oynadığımız finalde bu olayların çeyreğini yaşamadık. Hakemin doğru olmayan yönetimi ve onu da başka şekilde bastırması bence bütün bu olayları doğurdu. Ben ve yardımcı hocam Hakan hoca cezalı, Kenan ve Gökdeniz cezalı, Süleyman sakat Erkan’ın durumu maç günü belli olacak. Biz bundan sonraki maçlarda sadece oyunumuza odaklanacağız. Hakem kararlarını bir tarafa bırakıyoruz bundan sonra kendi oyunumuza odaklanacağız. Bandırmaspor deplasmanı zor bir deplasman ve iyi bir takım. Biz var gücümüzle savaşıp maçı lehimize bitecek en doğru şekilde bitirip dönmek istiyoruz” diye konuştu.

Okumaya devam et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Futbol

Spor Komisyon Başkanı Özsert Sportre’nin Sorularını Cevapladı…

Yayınlandı

Tarih

Yayınlayan

Bodrum Belediye Meclisi’nin “spor komisyonu başkanı” olarak görev yapan Kanat Özsert Sportre’nin Temmuz sayısında soruları cevapladı

BODRUM SPOR TV – Bodrum’un spor dünyasıyla ilgili durum tespitleri yapan meclis üyesi Özsert, spora ayrılan kaynakların en doğru şekilde değerlendirilmesinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekerek, tesislerin rantabl kullanılması gerektiğini ifade etti.

Spor Komisyonu Başkanı olarak Bodrum’da sporun durum tespitini nasıl yaparsınız?

Bodrum’un her geçen gün tüm profesyonel ve amatör spor dallarında yükselen bir başarı grafiği var. Bu durum özellikle tesisler konusunda ulusal ve yerel yönetimi zorluyor. Özellikle profesyonel branşlarda oynanan maçlarda donanımlı tesislere ihtiyacımız var. Elit liglerde mücadele eden basketbol takımlarımız yanında kadın hentbol ve kadın voleybol takımlarımız var.

Gençlik Spor Bakanlığı ve Bodrum Belediyemizin bünyesinde hizmet veren 2 spor salonu çok yetersiz kalıyor. Öncelikli problemimiz tesisleşmektir.

Bunun yanında sporu doğru yönetmek adına tüm dinamiklerin birlikte ve uyum içerisinde hareket etme gerekliliği de olmazsa olmaz bir durumdur.

Önümüzdeki 5 yıllık süreçte spor politikamızı nasıl oluşturacak ve yöneteceksiniz?

Geleneksel hale gelmiş uluslararası sportif organizasyonlara desteğimize devam edip, bu ve buna benzer yeni organizasyonlar takvimimize almayı planlıyoruz. (Bior Optimist Regatta, Bodrum Cup, Rally Bodrum, Bodrum Ultra Maraton ve Yarı Maraton, Triatlon , Aquamasters -Açık Deniz Yüzme Yarışları vb.)

Belediyemizin içindeki spor birimleri, kulüplerimiz ve kent konseyi ile diğer spor paydaşlarını bir araya getirme konusunda rol alacağız.

Bodrum Belediye Meclisi bünyesinde oluşan Spor Komisyonu sporun tüm dinamikleriyle etkileşecek. Spor Komisyonu’na gelecek talepleri süzecek ve bize iletecek bir alt komisyon kurmak ve etkin bir şekilde çalıştırmak istiyoruz.

Bu yılın sonuna kadar yapacağımız çalışmalarla 4 yıllık bir spor politikası ve takvimi oluşturacağız. Bunu yılın sonunda bir çalıştay ile raporlamayı ve yol haritamızı belirlemeyi planlıyoruz.

Bodrum’un ihtiyacı olduğu noktalarda spor tesisi yapma konusunda Bodrum Belediyesi’nin kısa vadede uygulamaları olacak mı?

Her geçen gün gelişen ve nüfus artış hızı yüksek olan Bodrum’un tesisleşme hızında buna ayak uydurması gerekiyor. Çünkü spor turizmi Bodrum Belediyesi’nin hareket planı içerisinde..

Bodrum’da yükselen spor grafiği sonucunda oluşan başarı ve artan spor kulübü sayısı, bizleri oldukça zorluyor. Kulüplerimizin ve vatandaşlarımızın ihtiyacı olan spor tesisi beklentilerini karşılamakta zorlanıyoruz.  Kısa vadede mevcuttaki spor tesislerinin daha verimli ve sağlıklı kullanılması noktasında gerekli bakım ve onarımları tamamlayacağız. Orta ve uzun vadede İhtiyaç duyulan yeni spor tesislerinin yapılması noktasında finansal kaynak arayışlarımıza devam edip, ilgili kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalar yaparak, yeni spor tesislerini Bodrum’a kazandıracağız.

Bodrum’da kamunun yanında spora hizmet eden birçok özel girişim var. Sponsorluk aracı altında kulüplerimize akan ekonomik değerlerin bir bölümünü toplumsal fayda sağlayacak spor tesisi yapılması konusuna yönlendirmek düşüncelerimiz arasında.

Üst liglerde başarı gösteren kulüplerimizin mevcuttaki spor tesislerinin ihtiyacı karşılamadığı ortadadır. Bu nedenle yeni, modern ve ihtiyaçları karşılayacak yeni tesislerin Bodrum’a kazandırılması için var gücümüzle çalışacağız.

Okumaya devam et

Futbol

Bodrumspor’un Haksızlığa ve Yanlışlara İsyan Eden Asi Gençleri…

Yayınlandı

Tarih

Yayınlayan

Yayın hayatına bu ay başlayan kardeş kuruluşumuz olan Sportre dergisinde yer alan röportaj, haber ve köşe yazılarını da Bodrum Spor TV sayfalarından sizlerle paylaşacağız…

BODRUM SPOR TV – İlk paylaşımımız Asi Tayfa röportajı olsun istedik. Haksızlığa ve yanlışlara isyan eden sporsever gençler olarak kendilerini tarif eden Asi Tayfa’nın lideri Doğan Yıldırım’ın, Sportre’nin sorularına verdiği cevaplar dikkat çekiciydi.

Abdulkadir Sevindik’in yaptığı röportaj, Bodrumspor’un son 15 yılından bazı bölümlere ışık tuttu…

Asi Tayfa hikayesi ne zaman yazılmaya başladı?

Asi Tayfa’nın hikayesi 2009-10 sezonunda başladı. O güne kadar biz 6-7 arkadaş maraton tribününde maçları bir arada izleyen küçük, genç ama ateşli bir gruptuk.

Bodrumspor süper amatörde mücadele ediyor. Tabi spor kamuoyuyla da ilgiliyiz. Aramızda yaptığımız sohbetlerde bizim grubumuzun bir adı olsun fikri çıktı. Fikir çıkınca da bir isim arayışına girdik haliyle. Küçük bir gruptuk ama sporun içinde ve dışında her türlü haksızlığa karşıydık, ezilenin yanındaydık.. Bu ruh halimiz isyan eden insan, asi insan değerlendirmesine tabi oluyordu. Bizde Asi ifadesinin yanına tayfa kelimesini ekledik. Bu kararı aldıktan sonra kendimizi “Asi Tayfa” adıyla nitelendirdik.

Adımız kısa sürede kabul gördü. Grubumuzun ilk üyeleri; Tamer Yaman, Selim Caner, Alp, Mert, Süleyman ve Faruk vardı. Sonrasında grubumuz yavaş yavaş büyümeye başladı. 15 Yıl önce çok gençtik, şimdilerde hepimiz çoluğa çocuğa karıştık. Ama arkadaşlığımız ve dayanışmamız üst düzeyde devam ediyor.

Asi Tayfa’nın markalaşma süreci nasıl işledi?

İlk günlerde çok fazla dikkat çekmedik. Ama kemik kadro ile o zaman il bazında tüm deplasmanlara gitmeye başladık. Bizim enerjimizi gören futbol ve Bodrumspor sevdalısı gençler yavaş yavaş aramıza katılmaya başladı. Dönemin başkanı yanlış hatırlamıyorsam Semih Nalbantoğlu’ydu. Ama biz kulüple en iyi etkileşimi Güneri Başkan zamanında yaşadık. Bu etkileşim o günlerde yaptığımız bir “Rus Kızlar” bestesi vardı. Maçlardan önce Güneri Başkan yanımıza gelip bize besteyi söylettirirdi. Dokunurdu bize.

Ama 13 yıllık Rıza Karakaya döneminde çok aktif olduk, birlik beraberlik içerisinde çok hızlı büyüdük. Artık daha büyük kitlelerle her maça gitmeye başlamıştık. Yönetimde tribünde yalnız kalmıyordu. Onlarda mutlu oluyordu ve bizi kısa bir sürede değer olarak kabul ettiler.

Bu 13 yılda her şey çok güzel olmadı haliyle. Sorunlar, tartışmalar ve ters düşmeler de yaşandı. Biz her defasında sorunlarımızı kendi içimizde yaşayıp, çözerek ayağa kalktık.

Dernekleşme fikri ne zaman çıktı?

İletişim içerisinde olduğumuz bütün taraftar gruplarının derneğinin var olduğunu biliyordum. Bu durumu bende kendi içimizde tartışmaya açtım. Düşüncem kabul gördü. 6-7 sene oldu derneği kuralı. Mehmet Kocadon dönemiydi. Dernek merkezimizi Bodrum Store’u dernek merkezimizin adres gösterdik. Mehmet Başkan’da Rıza Başkanda yer konusunda bize defalarca söz vermelerine rağmen bu hayata geçmedi. Geçen yıla kadar da bize bir yer gösterilmedi. Sağolsun Ahmet Başkan bize şimdiki yerimiz gösterdi ve biz derneğimizi nihayet kurumsallaştırdık. Bu arada deplasman aracımızı da aldık. Parasının tamamı içimizde topladık. Aracımızda derneğimizin envanterine kayıtlıdır.

Süreçten bir anını bizimle paylaşır mısın?

Muğla ile yaşadığımız bir olay var ki onu asla unutamam. Biz taraftar açısından renktaşımız olan Muğla’ya kardeş kulüp olarak baktık her zaman. Maçların birinde protokolde bir kavga çıktı ve kulüpler birbiriyle ters düştü. Haliyle bizim tribün hukukumuzda yara aldı. Muğla maçlarında bize karşı kötü tezahüratlar olmaya başladı. Bende bunu bir televizyon programında ifade ettim. Birçok ile gidiyoruz ve gayet misafirperver karşılanıyoruz ama Muğla’da bize söylenmedik laf kalmıyor dedim. Bu açıklamamdan sonra beni Muğla kamuoyu düşman ilan etti. Bu sözlerimden sonra Muğla’da bir sürü açıklama oldu. Açıklamamı Muğla-Bodrum arasına nifak tohumu ekiyorsun mecrasına çektiler profesyonelce. Vali dernek başkanımız Tamer Yaman’ı Muğla’ya görüşmeye çağırdı. Bu olan bitenden sonra bütün oklar bana döndü. O hafta oynayacağımız maçta en ufak bir olay olsa günah keçisi ben olacaktım. Maç günü tribünde bütün arkadaşlarım benim hedef olmamam için ağızlarından bir kötü kelime çıkmadı.

O maçı kazandık namağlup şampiyon olduk. İşte O zaman dedim ki biz gerçekten sapasağlam kaya gibi bir taraftar grubu olmuşuz.

Bodrumspor’un Süper Amatörden Süper Lige yükselme hızını sağlıklı buluyor musun?

Bana göre süreç sağlıklıydı. Ama işlerin nasıl yapıldığı konusu tartışmaya açık. İşlerin yanlışlığını tesislerden örnekleyim. Stadımızın tribün kalitesi, teknik alt yapısı ve ışıklandırması gibi konuların bugüne kadar defalarca halledilmesi gerekiyordu. Gecekondu gibi her yıl bir yeri saçla kapatılarak derme çatma bir stadımız oldu. Halbuki kapasitesi küçük ama çok kaliteli bir butik stat yapılabilirdi bu günlere kadar.

Örnek vermek gerekirse geçen sene yapılan 6-7 milyonluk masraf çöpe atıldı. Yıllar itibarıyla harcanan paralar da haliyle.

Bodrumspor’un önce Bodrumspor A.Ş. sonra Bodrum FK’ya dönüşme sürecini nasıl değerlendiriyorsun?

Biz dernek olarak bu oluşuma karşı çıkmıştık. Kongrede de 5 kişi A.Ş. olma kararına ret vermiştik. Kulüp bizde olsun anahtarı bizde olsun demiştik. Gerekirse tekrar amatöre düşelim demiştik. Amatörden çıkarken de yapılan transferlerle harcanan paraların nasıl ödeneceği konusunda çok yazdım. O dönemde de doğruları söylediğim için günah keçisi ilan edildim. Sonunda tüm uyarılarımın doğru olduğunu yaşananlar gösterdi.

Engin İpekoğlu’nu da Erol Tok dönemini de çok eleştirdim. Bu kulüp ayağına top değmeden gelip giden birçok futbolcuya milyonlarca para ödedi. Yaşananlar konuşulduğunda herkes eğri oturup doğru konuşacak.

Ali Merdin, Cem Canbaz ve Sabri Hocaların hakkını fazlasıyla yediler. Takım iyi gidiyor Erol Tok meydanda kötü gidiyor, vurun Ali Hocaya, Cem Hocaya.. Biz bu haksızlıklara hep karşı çıktık. Asi Tayfa’nın var olma sebebi haksızlığa karşı çıkması. Adam tribünden telefonla takım yönlendiriyordu. Ya hepsini anladık da sokaklar isminin verilmesini hiçbir zaman anlamadık da, sindiremedik de.

Bodrumpor’a parasıyla emeğiyle bu kadar hizmet eden abilerimiz var. Erol Tok kim? Ona sıra mı gelir.. Rıza Karakaya’nın kulübe ne kadar emeği varsa o kadar da yanlışları var.

Başka bir dünyanın içine giriyoruz Süper Lig nasıl olacak?

Süper Lig konusunda çok şüpheliyim ve emin değilim. Süper Lig kurtlar vadisi. Çok büyük kulüpler camialar Süper Lige tutunamıyor. Ama çok iyi bir hocamız var. İsmet Taşdemir’in tutturduğu maya oluşturduğu aile ortamı 1. Ligde iş gördü. Bana göre mucize bir başarı gerçekleşti. Süper Ligi de birlikte göreceğiz. Bence tadını çıkaralım bu senenin. Son maçın son dakikasına kadar “Asi Tayfa” gereğini yapacak.

Okumaya devam et

Futbol

Futbolun Gerçek Ruhu…

Yayınlandı

Tarih

Yayınlayan

Futbol, yüzyıllardır toplumları bir araya getiren, coşkuyla izlenen ve oynanan bir spor dalı. Ancak son yıllarda futbolun, endüstriyel kapitalist sistemin bir reyting ve meta unsuru haline geldiğine tanık oluyoruz.

Bu dönüşüm, futbolun doğasındaki saf sevgiyi ve toplumsal birliği gölgede bırakabiliyor. Bodrumspor’un süperliğe yükselmesi, futbolun asıl değerlerini hatırlatmak ve bu değerleri savunmak için bir fırsat sunuyor.

Futbolun Endüstriyelleşmesi: Bir meta olarak spor günümüzde futbol, milyarlarca dolarlık bir endüstri haline geldi.

Büyük kulüpler, devasa sponsorluk anlaşmaları ve astronomik transfer ücretleriyle adeta birer ticari marka olarak faaliyet gösteriyor.

Medyanın futbol üzerindeki etkisi, reyting uğruna sporun özünden sapmasına neden olabiliyor. Maçlar, futbolseverler için birer sosyal etkinlikten ziyade, izlenme oranlarının peşinde koşan medya kuruluşlarının hedefi haline geliyor.

***

Bodrumspor, uzun yıllar süren mücadelesinin ardından süperlige ulaşarak büyük bir başarıya imza attı. Bu başarı, sadece sportif anlamda değil, aynı zamanda toplumsal birlik ve beraberliğin bir simgesi olarak da değerlendirilmeli. Bodrumspor’un başarısı, yerel halkın, taraftarların ve oyuncuların birlikte hareket etmesiyle elde edildi.

Bu, futbolun gerçek ruhunun, birlikte başarma duygusunun ve dayanışmanın bir göstergesidir.

***

Futbol, sadece bir spor değil, aynı zamanda evrensel bir dil. İnsanları bir araya getiren, farklı kültürleri birleştiren ve sosyal etkileşimi artıran bir güç. Bodrumspor’un başarısı, gençlerin ilham kaynağı olabilir, onlara takım çalışmasının, disiplinin ve azmin önemini gösterebilir. Futbol, endüstriyel bir meta olmaktan çıkarılmalı ve yeniden toplumsal bir etkinlik olarak benimsenmelidir.

***

Bodrumspor’un başarısı, bize futbolun sadece bir oyun olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir olgu olduğunu hatırlatıyor. Futbolun endüstriyel kapitalist sistemin bir reyting aracı olmaktan çıkarılması, sporun gerçek değerlerinin korunması adına da önemli.

Futbol, birlik ve beraberlik içinde oynandığında, toplumsal değerleri pekiştiren ve bireylerin kendini ifade etmesine olanak tanıyan bir etkinlik olarak kalmalıdır.

Futbolun bir meta değil, bir başarı dili ve sosyal etkinlik olarak kalması dileğiyle, Bodrumspor’un bu başarı yolculuğunda emeği geçen herkesi kutluyorum.

Gelecek nesillerin de bu değerleri benimseyerek, futbolu sadece bir spor değil, aynı zamanda bir yaşam felsefesi olarak görmeleri umuduyla.

Okumaya devam et

Çok Okunanlar